Jose ve Kitty Menendez, 20 Ağustos 1989’da Beverly Hills’deki malikanelerinde yakın mesafeden defalarca vuruldu. O sırada 21 ve 18 yaşında olan erkek kardeşler, polis sorgusunda, ebeveynlerini eve geldiklerinde ölü halde bulduklarını iddia etti. Menendez kardeşler mahkemede yaptıkları savunmada, yıllarca duygusal ve cinsel tacize uğradıklarını iddia etmiş ve cinayetlerin meşru müdafaa olduğunu öne sürmüştü. İhbar etmekle tehdit ettikleri babalarının kendilerini öldürmesinden korktuklarını iddia ettiler.
Kitty ve Jose Menendez cinayetleri ABD’de yıllardır tartışılmaya devam ediyor ve yakın zamanda bir Netflix dizisine konu oldu. Kim Kardashian’ın da aralarında olduğu kimi ünlüler Menendez kardeşlerin serbest bırakılmasını desteklediklerini açıkladı. Los Angeles Bölge Savcısı George Gascón, Perşembe günü yeni deliller ışığında kardeşlerin müebbet hapis cezalarının yeniden değerlendirilmesi gerektiği yönünde görüş bildirdi.
53 yaşındaki Erik Menendez ve 56 yaşındaki Lyle Menendez şu anda California eyaletinde müebbet hapis cezası çekiyorlar. Mevcut cezaları kapsamında şartlı tahliye olasılığı bulunmuyor. Kardeşlerin cezalarının yeniden değerlendirilip değerlendirilmeyeceğine bir hakim karar verecek. 30 yıldan fazla hapis yattıktan sonra serbest kalıp kalmayacaklarını ise şartlı tahliye kurulu değerlendirecek. Bu nedenle kardeşlerin kısa bir süre içerisinde serbest kalmaları beklenmiyor.
Savcı Gascón, “Kardeşlerin disfonksiyonel aile yapısı içerisinde, tacize maruz kalarak büyüdüklerine inanıyorum” dedi. Cinayeti hiçbir sebep haklı gösteremeyecek olsa da, kardeşlerin “topluma olan borçlarını ödediklerini” söyledi. Lyle ve Erik Menendez’in savcının kararından önceden haberleri olmadı.
YENİ KANITLAR NELER?
1990’larda görülen davada savcılar kardeşleri, ebeveynlerinin servetine erişmek için cinayetleri planlı bir şekilde işleyen zengin çocuklar olarak resmetti. Ancak savunma avukatları, kardeşlerin yıllarca süren duygusal, fiziksel ve cinsel tacizin kurbanı olduklarını ve yalnızca meşru müdafaa amacıyla hareket ettiklerini savundu. Kardeşlerin müebbet hapis cezasına çarptırılmalarıyla sonuçlanan dava, 20 Ağustos 1989’da görülmeye başlandı. Son dava ise cinsel taciz iddialarına ilişkin yeni kanıtların ardından geldi. Bu kanıtlardan biri, Erik Menendez’in 1988 yılından kalan ve babası Jose Menendez tarafından cinsel tacize uğradığı iddiasını ayrıntılarıyla başka bir aile üyesine anlattığı mektup.
Diğer kanıt ise, 1980’lerin Porto Rikolu erkek grubu Menudo’nun o zamanlar reşit olmayan bir üyesinden geldi. Grup üyesi, o zamanlar plak şirketi RCA’da yönetici olarak çalışan Jose Menendez’in evine yaptığı ziyaret sırasında, Menendez’in kendisine uyuşturucu verip tecavüz ettiğini iddia etti.
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
Savcılık makamı Cuma günü cezanın yeniden verilmesi önerisini mahkemeye sunmayı planlıyor. Öneride daha düşük bir ceza verilmesi talep edilecek, yeni kanıtlar sunulacak. 30-45 gün içerisinde yeni bir duruşma planlanacak. Burada hakim, tahliye talepleriyle ilgili savunmaları dinleyecek. Bu duruşma Lyle ve Erik Menendez’in katılımına açık olacak. Duruşmada farklı fikirlerin gündeme getirilmesi bekleniyor. Gascón, savcılık makamındaki bütün çalışma arkadaşlarının kendisi gibi düşünmediğini ve duruşmada karşı argümanları dile getirebileceklerini belirtti. Kitty Menendez’in kardeşi Milton Andersen da bölge savcısının talebine karşı çıktı, savcıyı “siyaset yapmakla” suçladı. Hakimin savcılığın talebini kabul etmesi halinde, California eyalet yasaları ve kardeşlerin cinayet işlendiğindeki yaşları şartlı tahliye edilmelerini mümkün kılacak.
Şartlı tahliye kurulu hem davayı izleyecek, hem de kardeşlerin toplum içerisine girmelerinin uygun olup olmadığını değerlendirecek. Kurul, kardeşlerin serbest bırakılmasını onaylasa bile, California Valisi Gavin Newsom bu kararı reddetme hakkına sahip.
Savcılık makamı yeni delilleri bir yıldan fazla süredir değerlendiriyor. Gascón’ın “siyaset yapmakla” suçlanmasının arkasında kararını yeniden aday olduğu 5 Kasım’daki başsavcılık seçimlerinden 12 gün önce açıklaması yatıyor. Ancak Gascón kararının siyasi olduğu iddialarını reddediyor.